Oflu Hicivleri / İâde-i İltifat !
İâde-i İltifat !
" Bir "Cürm-i meşhud" için lazım
gelen kısastır
Had bilmeze, bildirmek her kitapta esastır! "
Tecrübe-i hayatta âyandır tefrik-i şek
iz'ânı kıt olana her ahır; atlas döşek
Merzifon havasıyla keyflenir koca eşek
…Ve, birde eklenince üç alkış, iki şakşak
Arslanlığa soyunur pohpoh düşkünü yavşak!
Bilirim...Aylar var ki için için kanıyor
Sarkık muncurlarıyla adımızı anıyor
Edebin elifini herhâl mertek sanıyor!
Kapıkulu bey olsa, beye ne gerek uşak?
Entrika kazanında kutal fırıldak yavşak!
Gayri iflâh olur mu böyle zokayı yutan?
Nelerini uyuttu bu ahmağı uyutan
Kenefi iyi bilir kenefte nöbet tutan!
Senin neyine gerek sırma- ibrişim kuşak
Bura câmi duvarı, serin gel koca yavşak!
Aç! Ârif sandığını teşhir et, sakın durma
Bize gücünü göster kuru sıkı savurma!
Afkurmak galiz ise sen gereksiz afkurma!
Hangi müflis çiftçinin mahsulü altın başak?
Toprağın günahı ne, eken, ekilen yavşak!
Had bildirmek ne haddin, sen kimsin, kilon kaça?
Burnundaki halkayla tempo tut kızgın saça
O berbat kumaşından don olmaz çıplak kıça!
Etek rengi fesini çıkar da önüne bak
Kendini nimet sanan alkış düşkünü yavşak!
Ben hareme girerken kapıda olan mıydın?
Uzattığım bahşişi alıp da sayan mıydın?
Değilsen, bühtanınla bir büyük yalan mıydın?
Azıcık onurluysan var git de kendini yak
İblisin avukatı desteksiz atan yavşak!
Hangi amaç uğruna kapı kapı dolaştın?
Üzerine vazife olmayanla uğraştın
Çok istedin, al işte! Lağımlara bulaştın
Sen kim, ağabeylik kim...Büyüklük sana uzak
Yeni adınla yaşa ad değiştiren yavşak!
Mürâi meclislerde bir saniye kalamam
Benim havam bellidir başka gayde çalamam
Tabi dengin değilim, o kadar alçalamam!
Namert payelerini övgüyle yakana tak
Sen kendi pisliğinle uğraş kocamış yavşak!
Oflu / Mehmet Emin Türkyılmaz
İstanbul - Temmuz
2007
(Not: Her
sitede adımın ve şiirlerimin olmasını istemediğim için; yazılı izin
alınmaksızın şiirlerimin tek tek ya da blok olarak kendi kayıt ettiğim
sitelerin dışında yayımlanmasına izin vermiyorum.)
Yorumlar
İçerik yoruma kapalıdır.
|